Coccidiosis Hastalığı (Kanlı İshal)



Coccidiosis Hastalığı Nedir?

Coccidiosis, Eimeria isimli bir parazit türünün sindirim sistemine yerleşmesiyle oluşturduğu ekonomik kayıplı parazit kaynaklı bir hastalıktır. Coccidiosisin oluşmasına neden olan Eimeria parazitinin, E.bovis ve E.zuerni olmak üzere sığırlar için çok daha önemli olan iki türü bulunmaktadır.   

Sığırlarda ciddi boyutta ekonomik kayıplara neden olan bu hastalık altı aydan küçük buzağılarda ve altı on iki aylık danalarda klinik belirti gösterir ve çok daha önemlidir. Özellikle üç haftalıktan üç aylığa kadar olan buzağılarda çok daha yaygın görülmekte olan bu parazit kanlı ishalle seyretmektedir. Ayrıca klinik belirti göstermeyen vakalarda bulunmaktadır. Klinik belirti göstermeyen sığırlarda dikkat çekmeyen büyüme ve gelişmede yavaşlama ve verim kayıpları gözlenmektedir. Bu noktada hastalık çok hızlı yayılım gösterdiği için sürü sağlığını ciddi oranda tehdit etmektedir ve bu da ekonomik kayıpları beraberinde getirir.

Coccidiozis Hastalığının Dünya’da ve Türkiye’de Yayılımı Nasıldır?


Dünya’da sığır coccidiosisine bağlı ekonomik kayıpların 750 milyon dolar olduğu bildirilmiştir. Dünya’nın birçok ülkesinde, genel olarak tüm dünyada bu parazitin farklı türlerine oldukça sık rastlanmaktadır. Hastalık sığırlarda özellikle buzağılarda yol açtığı bağırsak hasarı sonucu ishal ve dışkıda kan şekillenir. Bu bağırsak hasarı uzun vadede ekonomik kayıplara da neden olur.

Türkiye’de sığırlarda coccidiosis oldukça yaygındır. Buzağılarda parazitin prevelansı %60-90 arasında seyretmektedir. Ülkemizde coccidiosis belirtileri göstermeyen etçi sığır işletmesinde dahi buzağılarında % 27, ineklerde ise %15,7 oranında bu parazitin farklı türlerine rastlanmıştır. Özellikle süt işletmelerindeki buzağıların neonatal dönemde klinik belirti gösteren buzağıların %10’unun öldüğü gözlemlenmiştir.

Hastalığın Çoğalması ve Bulaşması Nasıl Şekillenir?

Hastalığı oluşturan parazitler direkt olarak sindirim sistemini etkiler. Ağız yoluyla alınan parazitler öncelikle ince bağırsağa yerleşir ve belli zaman sonrasında kalın bağırsağa geçerler. Parazit üç farklı çoğalma aşaması geçirmektedir. Bu aşamalardan ikisi hayvanın bağırsağında, diğeri ise dış ortamda yani çevrede, ahırda, altlıklarda meydana gelir.

Dış ortamda gelişimini tamamlamış parazitlerin alınmasından 10 gün sonra tekrar dışkıda parazite rastlanmaktadır. Ancak buzağılarda E. Bovis ve E. Zuernii’nin oluşturduğu klinik belirti gösteren coccidiosis vakalarında 18-21. günde dışkıda parazite rastlanır. 

Coccidiosis Hastalığının Klinik Belirtileri Nedir?


Klinik belirtiler alınan parazit miktarına, hayvanın bağışıklığına ve hayvanın yaşına göre değişmektedir. Hastalık klinik belirti gösteren, klinik belirti göstermeyen ve bir anda çok şiddetli belirti gösteren vakalar olmak üzere üç farklı klinik formda görülür.

  Klinik belirti gösteren vakalar: 

  • Genellikle 1-3 aylık buzağılarda sıklıkla gözlenir. Fakat bir yaşına kadar olan danalarda da gözlemlenebilir.
  • Başlangıç aşamasında olan vakalarda öncelikle ani olarak ortaya çıkan, pis kokulu, koyu yeşil ve sümüksü bir ishal tablosu şekillenir. Hayvanların arka kısmı dışkı ile bulaşık olup dışkıda kan izleri vardır.
  • Başlangıç aşamasından 1-2 gün sonra hastalığın ikinci aşaması olan orta devre başlar. Bu dönemde dışkı su gibidir, sümüksü yapıdadır, kötü koku ve kan içermektedir.
  • Aşırı dışkılama ve ıkınmadan dolayı bağırsaklarda düğümlenme ve bağırsağın bir kısmının anüs dışına çıkması gibi durumlar oluşabilir.
  • Yem tüketiminde azalma ve hızlı bir biçimde zayıflama görülür.
  • Ateş 40-41 derecelere kadar yükselir.
  • Derinin kuruması, su ihtiyacının artması ve kılların dikleşmesi gibi belirtilerde eklenir.
  • Üçüncü ve son aşamasında dışkı kanla karışık gelmeye başlamış ve oldukça kötü kokuludur.
  • Anüs hiç kapanmadığı için hayvan dört ayağını uzatmış yatar pozisyondadır.
  • Ateş 35-36 derecelere kadar düşmüştür.
  • Titreme, kasılma ve çırpınma gibi sinirsel bulgularda gözlemlenmeye başlamıştır.

   Bir anda çok şiddetli belirti gösteren vakalar:

  • Genellikle kış aylarında ve stres faktörlerinin bulunduğu dönemlerde ortaya çıkar.
  • Sinirsel belirtiler ve beyin iltihabı tablosu oluştuğu için için bu coccidiosis türüne 'sinirsel coccidiosis' denir.

Coccidiosis’in Teşhis Yöntemleri Nelerdir?


Coccidiosis’in teşhisinde hayvanın klinik bulguları ve yaşı dikkate alınmalıdır. Klinik bulgular ve özellikle dışkı kıvamı kısmen teşhiste yardımcı olmaktadır. Tek başına klinik bulgular kesin sonuç vermez. Bundan dolayı kesin tanı koymak için dışkı muayenesi ve çeşitli laboratuvar muayenelerine ihtiyaç vardır. 

Tedavi ve Korunma Yöntemleri nelerdir?

Öncelikle yukarıda belirtilmiş herhangi bir semptom görüldüğünde mutlaka veteriner hekime başvurulmalıdır. Tedaviye ne kadar erken başlanılırsa tedavinin başarılı olma şansı o kadar yüksek olmaktadır. Bir sürüde bir iki hayvanda coccidosis’e rastlanmış ise bu hayvanlar ile birlikte diğer hayvanlarında tedaviye alınması gerekmektedir.

Coccidiosis’in korunmasında çiftlik yönetimi, bakım-besleme ve hijyen dikkat edilmesi gereken başlıca hususlardır. Bu aşamada çiftlik yönetimi ve sürü yönetimi bu hastalıktan korunmada ve kontrol altına almada en önemli unsurdur. Hayvan sayısı, hayvan gruplarının yoğunluğu, ahır sıcaklığı ve hava değişimi, işletmenin inşaat durumu (açık, yarı açık işletme vb.), çiftliğin altlık biçimi, temizleme biçimi ve hijyenik yapı, hayvan rotasyonu gibi bir çok etken parazitin yayılmasında rol oynamaktadır.

  Başlıca korunma yöntemleri:


  • Genç ve yaşlı hayvanların ayrı bölmelerde tutulması, özellikle buzağıların doğumu takiben 24 saat içinde annelerinden ayrılıp farklı bir bölmeye alınması gerekmektedir.
  • Ahırın kapasitesine göre hayvan sayısına dikkat edilmesi gerekmektedir.
  • Ahırların altlıkları betondan yapılmış olmalı, çatlak yarık olmamalı, yemliklerin dışkıyla bulaşık olması engellenmeli, yemlik ve suluklar düzenli temizlenmelidir.
  • Ahır ısıları 18 dereceyi geçmemeli ve düzenli biçimde havalandırılmalıdır. Aynı zaman da ahır içindeki nem oranı %80’nin altında kontrolde tutulması gerekmektedir.
  • Buzağıların meraya geçişi kontrollü yapılmalıdır. Çünkü bu dönemde vücuda alınan çeşitli bakteriyel, viral etkenler kış coccidiosisi için ortam hazırlamaktadır.
  • Buzağıların 6 aylığa kadar olan dönemde ve özellikle meraya salınması aşamasında, tekli bokslarda toplu bokslara alımı sırasında ve sütten kesim sırasında koruyucu amaçlı veteriner hekim gözetimi altında ilaç kullanımı önerilir.

Use of the information/advice in this guide is at your own risk. The Farmow and its employees do not warrant or make any representation regarding the use, or results of the use, of the information contained herein as regards to its correctness, accuracy, reliability, currency or otherwise. The entire risk of the implementation of the information/ advice which has been provided to you is assumed by you. All liability or responsibility to any person using the information/advice is expressly disclaimed by the Farmow and its employees.