Mercimek Yetiştiriciliğinde Görülen Önemli Hastalık, Zararlı ve Yabancı Otlar


Mercimekte Orobanş Zararlısı Nasıl Olur ?

“Tam parazit” (besin ve su ihtiyaçlarının tamamını konukçu bitkiden sağlayan parazit bitkiler) bir yabancı ot olan orabanşın kendi yeşil yaprakları bulunmadığı için fotosentez yapamıyor. Konukçu olduğu bitkinin su ve besinine bağımlı bir yaşam süren bitki, zamanla konukçusunun gelişmesinin geri kalmasına, hatta ölümüne neden oluyor. Orobanş paraziti, mercimek bitkisinin köküne tutunarak beslenir ve bu şekilde mercimekte gözle görülür bir sararma ve kurumalar gözlenir. Tarlada bu sararma ve kurumalar öbek öbek şeklinde olur.


Orobanş parazitinin çiçekleri toprak üzerinde görülmeye başladıktan sonra tarlada ki kurumalar hızla artar. Çiçekleri gördükten sonra da yapılabilecek herhangi bir mücadele yoktur. Bir bitkinin türe göre değişmekle birlikte ortalama 5 bin-100 bin arasında tohum ürettiği ve bu tohumların yaklaşık 10 yıl süre ile canlılığını yitirmeden toprakta kalabildiği göz önüne alındığında, orobanş mücadelesinin çok zorlu ve önemli olduğu açıkça ortaya çıkıyor. Canavar otlarının (orobanş parazininin bir diğer ismi) tohumlarının çimlenmesi için 15-25°C  sıcaklığa ihtiyaç vardır.

Mercimek Tarlalarında Orobanş İle Nasıl Mücadele Edebiliriz?
  • Öncelikle sertifikalı tohum tercih edilmelidir,
  • Tarlalara hayvan gübresi kullanılacak ise 2-3 yıl yanmış hayvan gübresi kullanılmalı,
  • Canavar otu olarak da adlandırılan orobanş parazitinin olduğu tarlalarda uzun süre mercimek ekimi yapılmaması gerekmektedir,
  • Ülkemizde zirai ilaçla mücadelesinde ruhsatlı ilaç bulunmamaktadır,
  • Kullanılan sulama suyunun temiz olmasına dikkat edilmeli,
  • Tarlada orobanş çiçekleri bırakılmamalı, toplanıp derin çukurlara gömülmeli,
  • Orobanş tohumları çok küçük olduğu için geniş alanlara hızlıca yayılabilir. Bu yüzden bulaşık arazilere hayvan sokulmamalı, bulaşık tarlalarda kullanılan traktör gibi tarım aletlerini temiz arazilere sokmadan önce iyice yıkanıp temizlenmeli.
Mercimekte Yaprakbiti Zararlısını Tanıyalım...

Mercimekte genellikle çiçeklenme döneminde yoğun olarak gördüğümüz yaprakbiti zararlısı; bitkinin özsuyunu emerek, çiçeklenmede meyve tutumunu azalttığı gibi bitkide gelişme geriliğine sebep olup sararmalara sebep olmaktadır.  Erken müdahale edilmezse eğer; bitki yüzeyinde,  yaprakbitlerinin bitki yüzeyine bıraktıkları tatlımsı madde yüzünden yapraklar nefes alamaz ve ölmeye başlar. 

Zararlının bitki yüzeyinde görülmeye başlandığı dönemi tespit ederken beyaz bir kağıt üzerine bir tutam mercimeği çırptığımızda 10 a yakın yaprakbiti zararlısını görüyorsak ilaçlamaya başlamalıyız. İlaçlama yapılmadığı takdirde yaprakbitlerinin tarlada çok hızlı çoğalıp yayıldığını göreceksiniz.

Mercimek Yetiştiriciliğinde Apion Zararlısını Tanıyalım... 

Erginleri yeşilimsi mavi, parlak renkte olup 2-3 mm uzunluğundadır. Hafif kavisli bir hortuma sahiptir. Apion zararlısı, çok küçük olduğu için farketmek zordur.  Kışı ergin olarak toprağın 10-15 cm altında tarla kenarlarında geçirir.  Hava sıcaklıkları günlük 13-15 °C ve nem %65-66 olduğunda mercimeğe geçerler. 

Erginler, mercimek yapraklarında dairesel küçük delikler açarak beslenirler. Ancak asıl zararı larvaları yapar. Mercimeğin tepe tomurcuklarına zarar veren apion larvaları, mercimeğin büyüme gözlerini kurutur. Böylelikle mercimeklerde bodurlaşma ve verim kaybı gözlenir. Bu durumda fazla kapsül oluşamayacağı için yüksek verim kayıpları yaşanır. Şiddetli zarar görmüş tarlalar uzaktan duman renginde görülür. 

Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki mercimeklerde yaygın olarak görülür. 

Mercimekte Apion Zararlısı İle Nasıl  Mücadele Edilmeli? 
  • Kışı ergin olarak toprakta 10-15 cm derinlikte geçirdiği için, tarla hazırlığı esnasında derin sürüm yapmalıyız,
  • Tarlada ve tarla kenarlarında yabancı ot bırakmamalıyız,
  • Ekim nöbeti uygulamalıyız,
  • İlaçlı mücadeleye karar verirken zararlının tarladaki yoğunluğunu tespit ederken m2 de 3-5 ergin görülmeye başlandığında ilaçlamaya başlanmalıdır. Kullanılacak ilacın etki süresi dikkate alınarak gerekli görülürse 2. ilaçlamalar da yapılabilir. 
Mercimekte Mildiyo Hastalığını Tanıyalım... 

Hastalık; mercimek tarlalarında görülmeye başladığında; aşağıdan yukarıya doğru ilerler. Özellikle çiçeklenmeye yakın dönemlerde hastalığı daha yoğun görürüz. Hastalığın oluşması için; tarlada nem ve sıcaklığın oluşması yeterli. Bazen hiç yağmur yok, bu hastalık nasıl oluşuyor diye düşünebilirsiniz. Sadece yağmur yada sulama ile nem oluşmaz. Sabahları ve akşamları tarlalarda oluşan çiğ düşmesi sonucu yapraklarda oluşan ıslaklık hastalık için gerekli nemi oluşturur, havaların da çiçeklenmeye yakın dönemde sıcak olması hastalığın oluşması için yeterlidir.

Hastalık oluştuğu zaman ilk başta yaprakların yüzeylerinde beyaz pudra gibi tozlanmalar görürüz. Hastalığın şiddetlenmesinde ise yapraklar da sararıp dökülmeler görülür. Erken müdahale yapılmadığı taktirde %50'ye varan verim kayıplarını tarlalarımızda görmekteyiz. Hastalık var ama hasat dönemine 20 gün kaldı şimdi traktörü koyarsam teker yerleri artık kalkmayacak, tarlam kötü olur diye düşündüğünüz taktirde eğer kaybedeceğiniz verim teker yerlerinden daha fazla olacaktır. Mutlaka ilaçlama yapılması gerekmektedir.

Mercimek Mildiyosü İle Nasıl Mücadele Edebiliriz?
  • Sertifikalı tohum kullanmalı, hastalıklı tohumları kullanmamalıyız,
  • Tarlamızda hasat sonrası derim sürüm yaparak tarlada kalan hastalık etmenlerini toprağa gömerek çürümesini sağlamalıyız,
  • Mümkünse sonbahar ekimi yapılan bölgelerde geç ekim yapılmalı,
  • Sık ekim yapılmamalı, 
  • Aynı tarlaya arka arkaya mercimek ekimi yapılmamalıdır,
  • Zirai ilaç seçiminde bölgenizdeki İl veya İlçe Tarım Müdürlüklerinden destek alabilirsiniz.
Mercimekte Kökboğazı Çürüklüğü Hastalığı

Hastalık, senenin yağışlı geçtiği dönemlerde dayanıksız çeşitlerde erken dönemlerde görülür. Özellikle arazi de tesviyesi iyi yapılmamış, su birikintisi olan çukur yerlerde daha çok görülür. Bölgeye uyumlu, hastalığa dayanıklı çeşitler ekerek ve  ekim öncesi sistemik ilaçlar kullanarak tohumu ilaçlayıp ekebilirsiniz. Genellikle tohum ilaçlaması yapılmayan arazilerde daha çok görebiliriz. 

Su birikintisi oluşan bölgelerde mercimeğinizin çürüyüp ölmesini engellemek için serpme şeklinde sadece su biriken alanlara şeker gübresi olarak da bilinen %21 (Amonyum Sülfat) gübresini kullanabilirsiniz. Bu şekilde gübrenin içeriğinde bulunan  kükürt sayesinde toprağın ısınmasına ve suyun hızlı şekilde buharlaşmasını sağlamış olursunuz. 

Kökboğazı çürümesi oluştuktan sonra her hangi bir ilaçlama ile bitkinizi sağlıklı hale getiremezsiniz. Bu sizin için ekonomik bir çözüm olmaz. O yüzden en baştan tedbir alınması gerekmektedir. Eğer tarlanızın etrafında sulu tarım yapılan bir ekin var ise buğday gibi, o tarladan çıkan suyun tarlanıza girmemesi için drenaj kanalları oluşturarak tarlanızda oluşabilecek çürümelerin önüne geçebilirsiniz. 


Sonuç olarak genel değerlendirme yapacak olursak sizler için konu başlığı olarak ele aldığımız hastalık ve zararlılarla doğru zamanda doğru mücadele edersek eğer geriye çok ciddi problem olarak bir sorun çıkmayacaktır. Çoğu tarlalarda tarla farelerinin varlığını görürüz,  basitçe alınacak tedbirler uygulamaz isek ciddi kayıplar vereceğini unutmamalıyız. 

Mercimeklerde Ne Tür Yabancı Otlarla Mücadele Edilir ?

Mercimek tarlalarında geniş yaprak ve dar yaprak diye sınıflandırdığımız iki grup yabancı otlarla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. En  çok sorun yaşanan yabancı ot grubu, geniş yapraklı otlarla mücadele kısmıdır. Özellikle; yabani hardal ve gönül hardalı denilen bu 2 ot mücadelesinde zirai ilaç kullanılmasına rağmen genellikle işçi ile temizleme işlemi tercih ediliyor. Çünkü ilaçlar mercimeklerde, durdurma sarartma gibi etki yarattığı için üretici için bu sorundur. Eğer ilaçlama sonrasında yağış da olmazsa mercimek daha çok strese girer ve gelişim çok yavaş ilerler bu da verim kaybına sebep olur. Geniş yaprak ot mücadelesinde zirai ilaçlama için; mercimek ekim sonrasında mercimek çimlenmeden önce ve mercimek çıktıktan sonra ki 2 farklı dönemlerde ilaçlama yapılır. 


Dar yapraklı yabancı ot mücadelesinde ise; arpa, buğday, yulaf, kanyaş ve ayrık gibi yabancı otlarla mücadele edilir. Zirai ilaçlama ile sorunsuz olarak çözüm sağlanır. 

Ot mücadelesinde zirai ilaçlamasında dikkat etmemiz gereken en önemli nokta; ilaçlama döneminde hem mercimeğin hem de yabancı otların gelişme dönemi dikkate alınmalıdır.


Ayrıca bu dönemler de yapılacak ilaçlamalarda don olayları görünüyor ise kesinlikle ilaçlama yapılmamalıdır. 


Use of the information/advice in this guide is at your own risk. The Farmow and its employees do not warrant or make any representation regarding the use, or results of the use, of the information contained herein as regards to its correctness, accuracy, reliability, currency or otherwise. The entire risk of the implementation of the information/ advice which has been provided to you is assumed by you. All liability or responsibility to any person using the information/advice is expressly disclaimed by the Farmow and its employees.